Amerika’nın Pennsylvania eyaletinin 4.000 nüfuslu yerleşim merkezinde dünyaya geldi. Walsh’ın basketbolla ilk büyük imtihanı Germantown Academy’de oldu desek yanılmış olmayız.
Florida Üniversitesi’nde Walsh’a özel bir burs verilir. İsmi de ‘’athletic scholarship’’ olarak geçer. Bizler Avrupa’da bu tarz terimlere uzak olsak da Walsh için büyük bir gururdur bu.
Koç Billy Donovan eşliğinde 2002-2005 yılları arasında ‘’Florida Gators Basketball ‘’ (Amerika’da Timsahlar olarak bilinir) takımında oynamaya başlar Matt Walsh.
Her şey harika giderken talihsiz bir sakatlık yaşar ve sol ayak bileğinde yırtılma olur. Sakatlığa rağmen Timsahlar büyük başarıya imza atarlar. Güneydoğu Konferansını lider tamamladıktan sonra 2005 Kolej Ligi Finallerinde mücadele etmeye hak kazanırlar.
15 Ağustos 2005 tarihinde bir rüya gerçek olur ve Walsh, 38.000 $ karşılığında NBA devlerinden Miami Heat’e transfer olur.
Kısa Süren NBA Macerası ve Uzun Sürecek Bir Avrupa Serüveni
Miami macerası sadece 3 ay sürer ve 2006 yılında bir diğer NBA takımı olan Brooklyn Nets’e transfer olur. Burada da fazla şans bulamaz ve 2006 Ekim’inde takımdan ayrılır.
Daha önce ülke dışında hiç forma giymeyen Matt Walsh, ilk deneyimini komşuda, Yunanistan Ligi takımlarından Olympia Larissa’da yaşar. Burada son derece başarılı olur ve ligi 7. sırada tamamlarlar. Burada 16 maçta 17.8 sayı – 4,6 ribaund – 2,3 asist ortalaması ile oynar. Bu sezon Yunanistan Liginde en değerli oyuncu olarak ön görülür. Bunda en büyük gerekçe olarak ise 17.8 sayı ortalaması ile ligdeki en iyi 2. skorer olmasıdır hiç kuşkusuz…
Sezon bitimiyle çalışmaya ara vermeyen Walsh, NBA takımlarından Cleveland Cavaliers ile 2007 NBA Yaz Liginde mücadele eder. Yaz Liginde oynadıktan sonra İspanya ACB ligi takımlarından Basquet Manresa’ya transfer olur.
Manresa’da 18 maça çıkar. 11,3 sayı – 3,2 ribaund ortalaması ile oynar ve ligi 11. sırada tamamlarlar. Ayrıca ligin 4. haftasında ‘’haftanın oyuncusu’’ seçilir.
Şampiyonluk ve MVP Gururu
2008 – 2009 sezonu için Belçika ligi takımlarından Spirou Charleroi ile anlaşır ve bu sezon hem ligde hem Avrupa’da forma giyer. Eurocup’da 9 maçta 13,3 sayı – 2,8 ribaund – 2,3 asist ortalaması ile oynar ve o sezon Belçika Liginde şampiyonluk sevinci yaşar ve ligin en değerli oyuncusu (MVP) ödülünü kazanır.
2009 Ağustos’unda Adriyatik Ligi takımlarından Union Olimpija’ya transfer olur. Burada ligde 19, Eurocup’da 9 maça çıkar. 22 Şubat 2010’da yolu tekrar Yunanistan’a düşer Walsh’ın ve Aris’e transfer olur. O sezon Aris’in başında geçtiğimiz sezon Anadolu Efes’i çalıştıran Angelou ile birlikte çalışırlar. Ligde başarılı olurlar fakat play offlarda güçlü Olympiakos’a boyun eğmek zorunda kalırlar. O sezon Yunanistan Liginde 10 maçta – 13,8 sayı – 7,8 ribaund – 2,9 asist ortalaması ile oynar. Eurocup’da da çeyrek finalde Valencia Basket’e elenirler. Eurocup’da da 5 maçta 11 sayı – 6 ribaund – 1,6 asist ile oynar ve sezon sonunda takımdan ayrılır.
Asvel Lyon Kariyeri ve Beşiktaş’a Karşı Triple - Double
2010 – 2011 sezonu için Ekim ayında Fransa ligi takımlarından Asvel Lyon – Villeurbanne ile bir yıllık anlaşır. Fransa liginde de tıpkı diğer liglerde olduğu gibi başarılı olur. Ligi 6. bitirip play-offlarda oynamaya hak kazanırlar ve play off’da Elan Chalon’ı geçip bir üst tura yükselirler. Üst turda son maçta Nancy Basket’e boyun eğerler ve ligi tamamlarlar.
Eurocup’da Beşiktaş’a rakip olur ve gruptaki her iki maçta da forma giyer. Fransa’daki maçta 23, İstanbul’daki maçta da 13 sayı bırakır Beşiktaş potasına ki bu maçta triple – double yapar.
Bu Seferki Adres İspanya !
Kasım 2011’de yeniden İspanya’ya dönen Walsh; Curtis Jerrels, Marko Popovic, Quincy Douby gibi isimlerin de bulunduğu UCAM Murcia ile imzalar. Burada sadece 6 maça çıkmasına rağmen 10 sayı – 3 ribaund – 3,8 asist ortalaması tutturur. Devre arasında yine aynı ligin takımlarından Saski Baskonia (Laboral Kutxa) ile anlaşır. Saski’deki o zamanın güçlü kadrosunda kendisine yer bulamaz ki o sezon kadroda Thomas Heurtel, Pablo Prigioni, Brad Oleson gibi isimlerin arasında kalır ve sezon içerisinde Ukrayna Ligi takımlarından Azovmash’ın yolunu tutar. Azovmash’da Daniel Ewing ve Jerome Randle ile iki VTB Ligi maçına çıkar ve sezon bitince takımdan ayrılır.
Belçika'ya Dönüş
Ağustos 2012’de esk kulübü Charleroi’ye transfer olur. Devre arasına kadar Belçika kulübünün formasını giyer ve 18,9 sayı – 9,7 ribaund – 3,5 asist ortalaması ile o sezon ligde ve Avrupa’da iddialı olan Brose Baskets Bamberg’e transfer olur. Charleroi de onun yerini şuan Trabzonspor MP forması giyen Jerome Randle ile doldurur.
Brose Baskets’e ligde ve Avrupa’da oynadığı maçlarda katkı sağlayan Walsh sezon sonunda takımdan ayrılır ve bu sefer İtalya’nın yolunu tutar.
Virtus Bologna ile 2 yıllık sözleşme imzalayan Matt Walsh, Bologna formasıyla 28 resmi maçta 29,6 dakika – 15,8 sayı – 7,4 ribaund – 3,4 asist ortalama ile Dwight Hardy ile birlikte Virtus Bologna’nın skor yükünü çekti.
Avrupa'nın önemli liglerinde ve en önemli iki turnuvasında boy gösteren Walsh, önümüzdeki sezon Edirne Basket forması giyecek. Takıma en büyük katkısı kuşkusuz tecrübesi ve hırsı olacak. Walsh, maç kaybetmeye tahammülü olmayan, oyun enerjisi yüksek bir isim. Ayrıca 1-2 ve 3 numaralı bölgelerde oynayabilir olması takım için bir nevi joker olacağına işaret.
Takımı ve taraftarı ayağa kaldıracak bir isim Edirne'mize geliyor. Arkamıza yaslanalım ve keyfini çıkaralım.
Burak Duran
twitter.com/thrakikos
EmoticonEmoticon