ÖZEL RÖPORTAJ | Serhan Kıvrak (Trakya Üniv Meriçspor)

IMG_20140822_185816

Trakya Üniversitesi Meriçspor'un başarılı oyuncusu Serhan Kıvrak, Basket Mania Edirne'ye samimi açıklamalarda bulundu. işte Serhan Kıvrak ile yaptığımız keyifli röportaj...

Öncelikle röportaj isteğimi kırmadığın için teşekkür ederim. Yeni sezonun takım ve kendi adına başarılı geçmesini dilerim... Bize biraz kendinden bahseder misin ?

26 Ağustos 1993 Edirne doğumluyum. Doğduğum büyüdüğüm şehirde spor yapmak bana gurur veriyor. Trakya Üniversitesi Spor Akademisi Antrenörlük bölümünde okuyorum. Kaptan Oğuz Acar ile aynı sınıftayız. 

Basketbola ne zaman başladın ?

Basketbola geç sayılabilecek bir yaşta başladım. Yedinci sınıftaydım. O zaman Edirne'de Türkiye Kupası maçları oynanmıştı. Basketbolu pek sevmiyordum fakat babam basketbol konusunda çok ısrarcıydı. Bu turnuva için ''Git bir atmosferi gör'' dedi. Gördükten sonra da çok etkilendim ve hemen basketbola başladım. 

Geçen sezon senin için nasıl geçti ?

Benim için çok kötü geçti. İki kez bileğim döndü. Yaklaşık 3 ay uzak kaldım parkeden. Çoğu maçın kadrosunda olmama rağmen süre alamadım.

Biraz da Ünilig maçların hakkında konuşalım. Neler söylemek istersin ?

Ünilig'de sürekli oynuyordum. Baktığınızda takımlar kolay gibi dursa da çok uzak deplasmanlar var. Yılbaşında Tunceli'ye gittik, yeni yıla Tunceli'de girmiştik. 

Basketbolla ilgili en büyük hayalin nedir ?

Her Türk basketbolcunun olduğu gibi benim hayalim de kesinlikle Milli formayı sırtıma geçirmek.

İdolün var mı peki ?

Nenad Krstic diyebilirim.

Edirne'de doğdun ve büyüdün, buranın yerlisisin. Bunun avantajları var mı senin için ?

Tabi ki. Takım arkadaşları gördüklerinde soruyorlar ''kendi şehrinin takımındasın'' şeklinde. Bunu cevaplamak benim gerçekten çok hoşuma gidiyor. Şu anda takımda Barkın, Sedat ve ben olmak üzere Edirne'li olan üç kişiyiz. Umarım bu sayı daha da artar.

Beykoz kariyeri hakkında neler söylemek istersin ?

Beykoz'a basketbola başladıktan 1 sene sonra gittim. Sekizinci sınıf öğrencisiydim. Günde 3 antrenman yapıyorduk. Beykoz'dan döndükten sonra Edirne'ye döndüm. Ankara'da basketbol oynayan Edirne'li bir arkadaşım vardı. Gidip gitmemekte kararsızdım, gitmeye karar verdim ve gittim. Fakat bana söylenilenle gördüklerim arasında çok farklılıklar vardı. İdman yaptığımız yer dahi bize 1-2 saatlik mesafe uzaklıktaydı. Daha sonra takımın olduğu yeri domuz gribi teşhisinin konuluğu zamanlarda kapattılar. Sonra eşyalarımı topladım ve Edirne'ye döndüm, Ankara maceram da böyle bitti.  Ankara'daki antrenör lisansımı 1 sene vermedi ve bu 1 sene boşta gezdim. 

Basketbol konusundaki en büyük destekçin kim ?

En büyük destekçim ailem ve özellikle babamdır. Babam olmasa basketbola başlayamazdım.

Taraftar hakkında neler söylemek istersin ?

Taraftar sezonun ilk başlarında istediğimiz gibi değildi. Taraftarlar takımı daha sonra yavaş yavaş tanımaya başladı ve galibiyetler de geldikçe ilgi de daha da arttı. Buradaki Yıldırım maçında taraftarın etkisini fazlasıyla hissettik.
En sevindiğin ve en üzüldüğün maçlar hangileriydi ?

En sevindiğim maç Kayseri'de oynayıp kazandığımız Melikgazi maçı diyebilirim. En üzüldüğüm maç da deplasmandaki FMV Işık maçıydı.

Edirne'lilerin basketbolla ilgisi nasıl sence ?

Edirne'lilerin basketbola ilgisi var. Taraftarların ilgisi ve desteği çok fazla.
Mimar Sinan Spor Salonu hakkında neler söylemek istersin ?

Ben çocukluğumdan itibaren burada basketbol oynuyorum. O zamandan bu zamana salon çokça seviye atladı diyebilirim. Ekstra bir antrenman sahası kesinlikle lazım.
Son olarak neler söylemek istersin ? Taraftara bir mesajın var mı bizim aracılığımızla ?

Taraftarımızı bu zorlu geçecek sezonda maçlarımıza bekliyoruz. Bu konu ile ilgili mesajım da şu ''Her gelen bir arkadaşını getirsin ''
Bu güzel sohbet için çok teşekkür ederim. Yeni sezonda başarılar dilerim.

Ben de teşekkür ederim. İyi günler.


Sonraki Sayfa
« Önceki Sayfa
Önceki Haber
Next Post »